12/22/10 - SendeSev.com

Hot

Post Top Ad

22 Aralık 2010 Çarşamba

Öğrenmek ile ilgili kompozisyon - öğrenmekle ilgili kompozisyon

12:00 0
Öğrenmek ile ilgili kompozisyon - öğrenmekle ilgili kompozisyon

Öğrenme Hakkında Kompozisyon
Günümüzde eğitim sistemi anlatmaya dayalı bir öğretim yapısına sahiptir, o yüzdendir ki öğrenilen bilgiler kısa sürede hafızada kalmakta ve böylece gelecekte bize lazım olduğunda hafızadan çağrılması zor olacaktır veya bazen hiç çağrılmayacaktır Hafızadan çağrılacaktır diyorum çünkü her öğrenilen bilgi beynimizde bir klasörde depolanır gerekli olduğunda o klasörden alınarak aktif duruma getirilir Fakat ezberci sistem bunun önüne geçmektedir

Peki bu sıkıntılı durum karşısında ne yapılabilir, yapılabilecekler çok basit aslında Görerek öğrenme metodu uygulanmalıdır, bugün Finlandiye bu sistemi kullanmaktadır, ilkokula yeni başlayan öğrenciler ormanda öğretmenleri eşliğinde masallar anlatılarak oyun oynatılarak okul hayatına hazırlanıyorlar Çünkü biliyorlar ki, temeli sağlam olan bir yapının ayakta kalması uzun yıllar sürer ve yıkılmaları çok zordur, ancak temel sağlam olmaz ise bu binanın yıkılması an meselesidir Sağ beyin üzerine kurulu, hayalperest bir eğitim sistemi her meteoman.net zaman faydalı olacaktır Ülkemizde Köy Enstitüleri Cumhuriyetin çiçeği burnunda zamanlarda bu yöntemi çok iyi uyguluyordu, öğrenciler hem sanat öğrenip hem kendi okullarını inşa ediyor bunun yanında da eğitim alıyorlardı Fakir Baykurt gibi bir edebiyatçımız Köy Enstütülerinden mezun olmuştur Üzülerek söylüyoruz ki, bu gibi dünyada eşi benzeri olmayan bu sistemde kapatılmıştır

Yukarıda görüleceği üzere, eğitim yalnızca ezber mantığına dayandığında başarı ütopya olarak kalacaktır Lakin bunun tam tersi görerek, uygulayarak, pratik yaparak verilen eğitim başarının kapılarını sonuna kadar açacaktır
Read More

Su kirliliği Nasıl Önlenebilir - su kirliliğinin önüne geçebilmek için alınacak tedbirler

11:59 0
Su kirliliği ve nedenleri
Değerli okurlarım, bu hafta sizlerle birlikte bir diğer önemli çevre sorunu olan "su kirliliği" konusu üzerindeki bilgilerimizi paylaşacağız.
Yaşamımızda çok önemli bir yeri olan ve yeryüzünün büyük bir bölümünü oluşturan "su"yun çeşitli nedenlerle kirlendiği bilinmektedir.
Yeryüzündeki su kaynaklarının zamanla azalması, dünya nüfusunun giderek artmasına bağlı olarak su tüketiminin artması ve daha da önemlisi suların ve su kaynaklarının çeşitli nedenlerle kirlenmesi yaşamımızı giderek zorlaştırmaktadır.
Yeryüzündeki sular, güneşin sağladığı enerji ile birlikte sürekli bir döngü içinde bulunurlar. İnsanoğlu, ihtiyaçlarını karşılayabilmek için, suyu bu doğal döngüden alır ve kullandıktan sonra tekrar aynı döngüye geri verir. Bu doğal süreç sırasında suya karışan her türlü zararlı madde suyun fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerini değiştirerek "su kirliliği"ne sebep olur.
Su kirliliğine neden olan unsurları genel olarak dört ana başlık altında toplamak mümkündür: Bunlar sırasıyla,
Nüfus artışı
Kentleşme
Sanayileşme
Tarımsal mücadele ilaçları ve kimyasal gübreler.
Yukarıda belirtilen dört ana başlık içerisinde yer alan endüstriyel ve kentleşmenin önemi tartışılmazdır. Endüstri kuruluş atıklarının arıtılmadan akarsulara verilmesi veya bu atıkların toprağa gömülmesi sonucu bu atıklar yağmur sularına karışarak yeraltı sularının kirlenmesine sebep olabilmektedir.
Enerji santralleri, çelik, kağıt ve araba fabrikaları gibi büyük endüstriyel kuruluşlar, çevreye zararlı maddeler açığa çıkaran önemli kuruluşların başında gelmektedirler. Özellikle büyük şehirlerde kurulan sanayi fabrikalarının sıvı ve katı atıklarının da su kirliliğine neden oldukları bilinmektedir. Ayrıca, sanayileşmenin gelişmesi ile şehirlere göç olayı daha da hızlanmış, bunun sonucunda da hızlı ve düzensiz şehirleşme ortaya çıkmıştır. Şehirlerdeki nüfus artışı ve buna bağlı olarak kentleşmenin yarattığı atıkların artış göstermesi, tarımsal mücadele ilaçlarının ve kimyasal gübrelerin bilinçsizce ve kontrolsüz kullanımı da göz önüne alındığında "su kirliliğine" etki eden unsurların önemi ortaya çıkmaktadır.
Su kirliliğinin önemli bir başka nedeni olan evsel atıklarda bulunan "sert (biyolojik parçalanmaya dayanıklı) deterjan" kalıntılarının doğal su kaynaklarının kirletilmesinde önemli payı olduğu bilinmektedir. Deniz ve göl kenarı gibi ortamlara yakın kurulan büyük şehirlerde evsel atıkların fazlalığı göz önüne alınırsa, kirlenmenin buralarda önemli boyutlarda yaşandığı açıkça görülebilir.
Su kirliliğini oluşturan diğer etmenlerin başında lağım suları, petrol atıkları ve nükleer atıklar, kimyasal kirleticiler ve tarımda verimi artırma amacıyla kullanılan doğal ve yapay maddeler, tarım ilaçları ve radyoaktif atıklar yer almaktadır. Bu atıklar arıtılmadan su ortamlarına boşaltıldıklarında ya da bu atıklarla kirlenen topraklardan sulara taşındıkları zaman su kirliliğine neden olurlar.
Özellikle tarımsal alanlarda üretimi artırmak amacıyla kullanılan kimyasal gübreler, böceklerle savaşmakta kullanılan bir takım kimyasal zehirler yağmur suları ile toprak altına geçerek yeraltı sularının kirlenmesine sebep olabilmektedirler.
Read More

Şevket Rado kimdir - Şevket Rado hayatı ve eserleri

11:57 0
şevket rado kimdir hayatı ve eserleri

Şevket Rado (1913-1988)
Şiir ve hikâye ile yazın hayatına girmiş; fıkra ve sohbetleriyle tanınmıştır. Şevket Hıfzı imzasıyla Varlık dergi*sinde yayımlanmış şiirlerini yıllar sonra şairliğinin tarih*çesini ve şiirleri üzerine yazılmış eleştirileri de ekleye*rek "Şiirler" kitabında toplamıştır. Sohbetleri, genellik*le, gençlere doğru yolu gösteren, onlarda yaşama se*vinci uyandıran, hayat yollarında karşılaşacakları güç*lükleri iyimser bir görüşle yorumlayan bir özellik taşır. Dili oldukça sadedir. Açık, rahat bir dil örgüsü vardır. Sohbet, deneme, radyo konuşmaları, gezi notları, fıkra türünde ürün vermiştir.

Eserleri:
Şiir:
Şiirler

Deneme-Sohbet:
Eşref Saat, Ümit Dünyası, Hayat Böyledir, Aile Sohbet*leri

Gezi:
50. Yılında Sovyet Rusya
Read More

doğal varlık nedir - doğal varlık nedir doğal varlık ne demek doğal varlıklar

11:56 0
doğal varlık nedir doğal varlık ne demek doğal varlıklar
Read More

Gürültü kirliliğinin Sebepleri Nelerdir gürültü kirliliğinin Nedenleri

11:54 0
Gürültü

İnsanlar üzerinde olumsuz etki yapan ve hoşa gitmeyen seslere gürültü denir. Özellikle büyük kentlerimizde gürültü yoğunlukları oldukça yüksek seviyede olup, Dünya Sağlık Örgütü'nce belirlenen ölçülerin üzerindedir.

Gürültü Kirliliği

Kent gürültüsünü artıran sebeplerin başında trafiğin yoğun olması, sürücülerin yersiz ve zamansız klakson çalmaları ve belediye hudutları içerisinde bulunan endüstri bölgelerinden çıkan gürültüler gelmektedir. Meskenlerde ise televizyon ve müzik aletlerinden çıkan yüksek sesler, zamansız yapılan bakım ve onarımlar ile bazı işyerlerinden kaynaklanan gürültüler insanların işitme sağlığını ve algılamasını olumsuz yönde etkilemekte, fizyolojik ve psikolojik dengesini bozmakta, iş verimini azaltmaktadır.


Gürültünün insan üzerindeki etkilerini 4'e ayırabiliriz:

1.Fiziksel Etkileri:
Geçici veya sürekli işitme bozuklukları.

2.Fizyolojik Etkileri:
Kan basıncının artması, dolaşım bozuklukları, solunumda hızlanma, kalp atışlarında yavaşlama, ani refleks.

3.Psikolojik Etkileri:
Davranış bozuklukları, aşırı sinirlilik ve stres.

4.Performans Etkileri:
İş veriminin düşmesi, konsantrasyon bozukluğu, hareketlerin yavaşlaması.

Gürültüye maruz kalma süresi ve gürültünün şiddeti, insana vereceği zararı etkiler. Endüstri alanında yapılan araştırmalar göstermiştir ki; işyeri gürültüsü azaltıldığında işin zorluğu da azalmakta, verim yükselmekte ve iş kazaları azalmaktadır.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre; meslek hastalıklarının %10'u, gürültü sonucu meydana gelen işitme kaybı olarak tespit edilmiştir. Meslek hastalıklarının pek çoğu tedavi edilebildiği halde, işitme kaybının tedavisi yapılamamaktadır.

Gürültüyü Azaltmak İçin Alınabilecek Tedbirler:

* Hava alanlarının, endüstri ve sanayi bölgelerinin yerleşim bölgelerinden uzak yerlerde kurulması,
* Motorlu taşıtların gereksiz korna çalmalarının önlenmesi,
* Kamuoyuna açık olan yerler ile yerleşim alanlarında elektronik olarak sesi yükseltilen müzik aletlerinin çevreyi rahatsız edecek seviyede olmasının önlenmesi,
* İşyerlerinde çalışanların maruz kalacağı gürültü seviyesinin en aza (Gürültü Kontrol Yönetmeliğinde belirtilen sınırlara) indirilmesi,
* Yerleşim yerlerinde ve binaların içinde gürültü rahatsızlığını önlemek için yeni inşa edilen yapılarda ses yalıtımı sağlanması,
* Radyo, televizyon ve müzik aletlerinin evlerde rahatsızlık verecek seviyede seslerinin yükseltilmemesi gerekmektedir.
Read More

Post Top Ad